Denetleyici ve Düzenleyici Sistemler

Denetleyici ve Düzenleyici Sistemler
Farklı görevleri olan sistemlerin ve bu sistemi oluşturan organların bir bütünlük içinde çalışmasını yöneten ve kontrol eden sisteme denetletici ve düzenleyici sistem denir. Bu sistem ikiye ayrılarak incelenir.

Sinir Sistemi
Duymak, hissetmek, irkilmek, mutlu olmak, koşmak, korkmak ve bunlar gibi daha birçok olayda sinir sistemi görev alır. Çünkü sinir sistem vücudumuzdan ve çevreden aldığı bilgileri toplayıp yorumlar ve sonuç olarak bu bilgilere uygun cevaplar vermemizi sağlar. Sinir sistemi organların uyumlu çalışmasını, koklama, tatma, duyma, görme hareket etme, düşünme ve hayal kurma gibi faaliyetlerin gerçekleşmesini sağlar.
1.       Merkezi Sinir Sistemi
Beyin ve omurilik olmak üzere iki kısımdan oluşur.
a.       Beyin: Kafatası kemikleri tarafından korunan beyin, vücudumuzun yönetim merkezidir. Beyin binlerce sinir hücresinden meydana gelmiştir. Beynin sağ kısmı sol bölümü, sol kısmı ise vücudun sağ bölümünü kontrol eder.
·         Duyu organlarımızın çalışmasını sağlar
·         Konuşma ve yazma gibi istemli hareketlerin gerçekleşmesini sağlar.
·         Vücudun sıcaklığını ve kan basıncını ayarlar
·         Acıkma, susama, uyku ve uyanıklık gibi olayları düzenler.
·         Öğrenme, düşünme, hafıza ve hayal kurma merkezidir.

b.      Omurilik Soğanı: Omurilik ile beyin arasındaki bağlantıyı sağlar. Solunum, sindirim, hapşırma, kusma, yutma vb. iç organ reflekslerini kontrol eder.

c.       Beyincik: Beynin arka alt kısmında bulunur. Vücudumuzun dengesini sağlar. Çizgili kas hareketlerinin düzenli olmasında görev alır. Beyinciği zarar gören birinde denge sorunu görülür.

2.       Omurilik: Omurgaların içinde bulunan bir sinir ağıdır. Omurilik soğanı ile başlayıp kuyruk sokumuna kadar ilerler. Beyin ile diğer organlar arasındaki bilgi iletimini sağlar.  Refleksleri kontrol eden yerdir. Omurilik zarar gördüğünde hasar gören yer ile beyin arasındaki iletişim sağlanamaz, buna felç denir.

Refleks: Vücut içinde veya dışında meydana gelen ani değişikliklere karşı gösterilen ani tepkilere refleks denir. Refleks hareketleri istem dışı gerçekleşir ve omurilik tarafından kontrol edilir. İkiye ayrılır; doğuştan kazanılan refleksler ve sonradan kazanılan refleksler.

Doğuştan kazanılan refleksler: Bütün insanlarda doğal olarak doğuştan bulunur. Örneğin; iğne batan parmağın çekilmesi, bebeğin emme davranışı, göz kapağı hareketi, hapşırınca gözün kapanması
Sonradan kazanılan refleksler: Önce beyin öğrenir daha sonra omurilik tarafından kontrol edilen, her insanda görülmeyen reflekslerdir. Örneğin; örgü örme, bisiklet sürme, limon görünce ağzın sulanması, araba kullanma.

Çevresel Sinir Sitemi
Merkezi sinir sisteminden gelen bilgileri organlara, organlardan gelen uyarıları beyne taşıma işini çevresel sinir sistemi meydana getirir. Çevresel sinir sistemi tüm vücudu sarmıştır. Bu sinirler beyin ve omurilikten çıkıp tüm iç organlara ulaşır.
Sinir Hücresi: Sinir sistemi nöron adı verilen sinir hücrelerinden oluşur. Sinir hücreleri çok fazla enerjiye ihtiyaç duyar o nedenle yapılarında çok sayıda mitokondri bulunur. Bir sinir hücresi hücre gövdesi, dendrit ve akson olmak üzere üç kısımdan oluşur.
Uyarı: Işık, ses, koku, sertlik ve yumuşaklık gibi vücutta tepki oluşmasına neden olan etkilere uyarı denir. Uyarılar duyu organları ile alınıp sinirler ile merkezi sinir sistemine taşınır. Sinir hücrelerinde taşınan bu uyarıya uyartı denir. Uyartılar sinir hücrelerinde elektrik enerjisi ile taşındığı için çok hızlıdır. Uyartılar beyin veya omurilik tarafından değerlendirilip bu uyarıya cevap verilir. Cevap sinirler ile kas veya salgı bezlerine iletilerek tepki verilir.

Uyarı--------->Uyartı mesajı--------->cevap------------->tepki

İç Salgı Bezleri

Doku ve organların denetlenmesini ve düzenlenmesini sadece sinir sistemi sağlamaz. Sinir sistemi ve iç salgı bezleri bu görevi beraber yerine getirir.
İç salgı bezleri vücudumuzda farklı yerlerde bulunur. Bu bezler görevlerini yerine getirirken hormon adı verilen özel kimyasal maddeler üretirler. Tüm hormonlar kan yoluyla ilgili organa iletilir. Büyüme, gelişme, üreme, kandaki mineral ve şeker dengesini sağlama gibi görevleri yerine getirir. Hormonların az ya da çok salgılanması çeşitli sorunlara sebep olabilir.
Uyarı: Hormonlar denetleme ve düzenleme görevini yavaş ve uzun sürede gerçekleştirirler. Sinir sistemi ise uyartıları çok hızlı ve kısa sürede değerlendirirdi.

İç Salgı Bezleri
Salgıladığı Hormon
Hormonun Görevi
Hipofiz Bezi
Büyüme Hormonu
Büyüme hormonu salgılayarak büyümeyi sağlar. İç salgı bezlerinin çalışmasını denetler. Büyüme döneminde az salgılanırsa cücelik, çok salgılanırsa devlik görülür. Gelişme döneminde çok salgılanırsa el, ayak ve kafatası kemikleri aşırı büyür ve akromegali hastalığı görülür
Tiroit Bezi
Tiroksin Hormonu
Tiroksin hormonu salgılar. Büyüme, gelişme ve diğer kimyasal olayların düzenlenmesinde görev alır. Fazla salgılanırsa guatr oluşur.
Böbrek Üstü Bezleri
Adrenalin Hormonu
Adrenalin hormonu salgılar. Heyecan, korku ve öfke gibi durumlarda kalp atışını hızlandırır, kan basıncını ve kandaki şeker miktarını artırır. Metabolizma hızlanır. Bez zarar görürse addison hastalığı ortaya çıkar. Güçsüzlük, kansızlık, kilo kaybı…
Pankreas
İnsülin Hormonu
İnsülin kandaki şeker miktarını azaltır. Yeterli insülin salgılanmazsa kandaki şeker çok artar ve şeker hastalığı (diyabet) oluşur.
Glukagon Hormonu
Glukagon ise kandaki şeker miktarını artırır.
Eşeysel Bezler
Testis
Eşeysel Hormonlar
Erkeklere özgü özellikleri ortaya çıkarır ve üreme olaylarını düzenler. Erkek üreme hücresi sperm üretilir.
Yumurtalık
Eşeysel Hormonlar
Dişiye özgü özelliklerin ortaya çıkışını kontrol eder ve üreme olayını düzenler.  Yumurtalıkta dişi üreme hücresi yumurta üretilir. İki hormonda az salgılandığında kısırlık oluşur.


Kaynak: 
Topcan, Y. Y., & Evren, S. (2015). 7. Sınıf Fen Bilimleri, Konu Anlatımlı. Ankara: Esen Yayınları.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder